RadioFrameLab Blog

Özel güvenlik sektöründe en kritik anlardan biri, şüphesiz nöbet devir teslimidir. Sorumluluğun bir görevliden diğerine geçtiği bu kısa zaman dilimi, güvenlik zincirinin en hassas halkasıdır. Peki, nöbeti devralması gereken meslektaşınız, sizinle hiçbir iletişim kurmadan, sadece "Amirden izin aldım" diyerek görev yerinden ayrılırsa ne olur? Bu durum, birçok güvenlik görevlisinin karşılaştığı, hem mesaiyi uzatan can sıkıcı bir nezaketsizlik hem de ciddi bir güvenlik zafiyetidir.

Bu senaryo, basit bir ihtiyaç molasından çok daha fazlasını ifade eder: Prosedürlerin hiçe sayılması, iletişim zincirinin kopması ve sorumluluğun belirsizleşmesi demektir. Diğer görevlinin "Amir izin verdikten sonra sen ne yapabilirsin?" şeklindeki savunması ise genellikle bir kılıf olarak kullanılır. Ancak hukuk ve yönetmelikler bu konuda ne diyor? Sizin bu durumda haklarınız nelerdir? Bu yazıda, "amirden alınan sözlü iznin" nöbet devir teslim prosedürlerini nasıl geçersiz kılamayacağını, tarafların (devralan, devreden ve amir) sorumluluklarını ve bu tür bir durumda haklılığınızı nasıl savunabileceğinizi tüm detaylarıyla ele alacağız.

Türkiye'de özel güvenlik hizmetleri, günlük yaşamın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Alışveriş merkezlerinden sitelere, hastanelerden konser alanlarına kadar geniş bir yelpazede görev yapan özel güvenlik görevlilerinin (ÖGG) hangi yetkilere sahip olduğu, bu yetkilerin sınırlarının ne olduğu ve bir yetki aşımı durumunda ne gibi sonuçlarla karşılaşılabileceği hem vatandaşlar hem de kurumlar için büyük önem taşımaktadır. 5188 Sayılı Kanun ile çerçevesi çizilen bu yetkiler, genellikle genel kolluk (polis, jandarma) yetkileriyle karıştırılmakta ve bu durum çeşitli hukuki anlaşmazlıklara zemin hazırlamaktadır. Bu kapsamlı analiz, özel güvenlik görevlilerinin kimlik sorma, arama, zor kullanma gibi temel yetkilerini, bu yetkilerin hukuki dayanaklarını, sınırlarını ve Yargıtay kararları ışığında sahadaki uygulamalarını detaylı bir şekilde ele alarak konuya netlik kazandırmayı amaçlamaktadır.

Modern web tasarımında kullanıcı deneyimi her şey demektir. Ziyaretçilerinizin sitenizde aradıklarını kolayca bulabilmeleri, markanızla olan etkileşimlerini doğrudan etkiler. Peki, bir kullanıcı sayfanızda aşağı doğru kaydırmaya başladığında en önemli navigasyon aracınız olan menünüz gözden kayboluyorsa ne olur? İşte bu noktada "sticky" yani "yapışkan" header devreye giriyor.

Yapışkan header, sayfa kaydırılsa bile ekranın üst kısmında sabit kalarak kullanıcının menüye, arama çubuğuna veya önemli linklere her an ulaşmasını sağlar. Bu sadece bir kolaylık değil, aynı zamanda sitenize profesyonel bir hava katan önemli bir tasarım detayıdır.

Bu yazıda, kendi web sitenizin CSS kodlarında yapacağınız basit ama etkili değişikliklerle üst menünüzü nasıl sabitleyebileceğinizi adım adım anlatacağız. Hazırsanız, başlayalım!

Buzdolabınız Aniden Durduysa Panik Yapmayın! İşte Adım Adım Çözüm Rehberiniz

Mutfaktaki o uğursuz sessizlik... Normalde hafif bir uğultuyla varlığını hissettiren buzdolabınızdan artık ses gelmiyor. Işığı sönmüş, içerideki her şey yavaş yavaş ısınmaya başlamış. İlk tepki genellikle paniktir: "Eyvah, bütün yemekler bozulacak! Şimdi ne yapacağım? Tamiri ne kadar tutar?"

Eğer şu an bu senaryoyu yaşıyorsanız, derin bir nefes alın. Aniden duran bir Arçelik buzdolabı, can sıkıcı bir durum olsa da her zaman bir felaket anlamına gelmez. Sorun, bazen sandığınızdan çok daha basit olabilir ve bir servis çağırmadan, tek kuruş harcamadan çözülebilir.

Bu kapsamlı rehber, sizin için bir yol haritası olmak üzere hazırlandı. Panik anında ne yapmanız gerektiğini, hangi basit kontrollerin hayat kurtarabileceğini, buzdolabınızın size "tık" sesleriyle veya yanıp sönen ışıklarla ne anlatmaya çalıştığını ve en önemlisi, "tamir mi, değişim mi?" sorusunun cevabını rakamlarla nasıl bulacağınızı adım adım anlatacağız. Hazırsanız, mutfaktaki bu soğuk krizi birlikte yönetelim!

Günümüz dünyasında güvenlik, her zamankinden daha önemli bir konu. İşyerlerinde, kamusal alanlarda ve hatta özel mülklerde güvenlik kameraları artık hayatımızın ayrılmaz bir parçası. Peki, siz bir özel güvenlik görevlisi olarak, başkalarının güvenliğini sağlarken ve kameraları izlerken, kendinizin de bu kameralar tarafından izlendiğini hiç düşündünüz mü? Bu durum, hem işverenlerin denetim hakkı hem de çalışanların özel hayatın gizliliği hakkı arasında hassas bir denge yaratıyor. Bu blog yazısında, özel güvenlik görevlilerinin kamera ile izlenmesi durumunda sahip olduğu hukuki hakları, yasal sınırları ve hak ihlali durumunda atılması gereken adımları detaylı bir şekilde ele alacağız.

Teknolojinin sınırlarını zorlayan InfiRay P2 Pro, akıllı telefonunuzu "ısın gözüne" dönüştürüyor! Sadece 9 gram ağırlığındaki bu devrimci termal kamera, güvenlik sistemlerinden iklimlendirme kontrollerine, amatör telsizcilikten elektronik onarıma kadar profesyonel çözümler sunuyor. FLIR gibi markalardan %25 daha uygun fiyatlı olmasına rağmen 256×192 IR çözünürlük, -20°C – 550°C ölçüm aralığı ve manyetik makro lens ile fark yaratıyor. Bu yazıda, P2 Pro’yu sektörel ihtiyaçlarınıza nasıl adapte edeceğinizi keşfedeceksiniz!